Geçmiş zamanda Oğuzların Bozok Koyu, Karakeçili Oymağı’ndan, üç kardeş olanlar beydiler. Yavuz, İran seferine çıkmıştı. “Gel” dediler; geldiler. “Vur” dediler; vurdular. “Öl” dediler; şehitler verdiler. “Palu Beylerine destek” dediler; verdiler. “Kal” dediler; orada kaldılar. Büyüdüler; geliştiler; çoğaldılar. Koçlar, Kasımlılar, Şah Hüseyinliler oldular. Osmanlının ne vakit ki askere-vergiye ihtiyacı oldu; o zaman anıldılar. Sair zamanlarda unutuldular. Osmanlı Kürt Beylerine, beylik saltanat verirken, özkardeşlerini göz ardı ettiler. Boz Ulus’un içinde gittikçe karardılar. Eğitim alamadılar, sağlık hizmeti alamadılar. Devletin kıymetli evlatları olan (?) Kara Ulus olarak, nimetlerden yararlanmaya baktılar. Sayıları onbinleri-yüzbinleri geçti. Bütün Anadolu’ya yayıldılar. Kimisi kendini Kürt, kimisi Zaza, kimi Alevi diye biliyordu.. Bu eser, Karakeçili soyundan gelen Koçlar’a Kasıman’a ve Şah Hüseyinliler’e gelecek nesillerimize büyük bir armağandır. Ulu Türk Milletine bir armağandır.